İncesu Kanyonu

Yazmayalı uzun zaman olmuş gibi klasik bir giriş ile başlamak lazım sanırım. Bu uzun arada her ne kadar teze yoğunlaşmış olsam da gezmecilik faaliyetlerini bir kenara bırakacak değildim. Fırsat buldukça hafta sonları bir yerlere kaçmayı ihmal etmedim fakat bloga bir şeyler yazmaya fırsat bulamayınca bu kadar uzun bir ara oldu. Neyse efendim, bundan sonra büyük ihtimalle daha sık yazabileceğim. Bu yazı uzun aradan sonra bir giriş olsun. Bu arada tez olayına noktayı koydum. Tez teslimine iki hafta kadar bir süre kala yoğun bir çalışmayla hallettim (eheh).

Uzun ara sonrası bu yazıyı hangi geziye ayırsam bilemedim. En iyisi, son gezileri tazeyken yazmak sanırım. Öncekileri canım isterse bi’ ara yazarım. :)

Geçtiğimiz hafta kardeşim Hamit ile birlikte İncesu Kanyonu’ndaydık (tam olarak şurası).

Kanyonun bir ucu Çorum’un Ortaköy ilçesine bağlı İncesu köyünde,  diğer ucu ise Yozgat’ın Kazankaya beldesinde bulunmakta. Kanyonun İncesu tarafında piknik alanları mevcut. Bizim gittiğimiz gün piknik alanı bayağı kalabalıktı. Hatta kanyon boyunca piknik yapan insanlara bile rastladık.

Kanyon, doğal güzelliğinin yanı sıra tarihi bir öneme de sahip. Kanyon duvarlarında tanrıça kabartmalarına ve mağaralara rastlamak mümkün. Ortaköy Kaymakamlığı‘nın sitesinde yer alan bilgileri buraya da not düşelim:

Antik adı Scylax olan Çekerek Irmağının geçtiği kanyonun her iki yanında yükselen kayalar üzerinde Hellenistik Döneme (M.Ö. 2.yüzyıla) tarihlenen duvar kalıntıları, halk tarafından mağara olarak adlandırılan merdiven basamaklı su sarnıçları, ahşap hatıl oyukları vardır. Bu durum antik çağlarda ağaçlarla inşa edilmiş bir çok yapıların yer aldığına işaret edilmektedir.

İncesu Köyüne yaklaşık 1 km. uzaklıkta suyun aktığı yöne doğru sol tarafta kayalar üzerinde, ırmak yatağından 1,5 metre yükseklikte bir tanrıça kabartması (Kybele) bulunmaktadır. İncesu kanyonundaki Kybele kabartması, Anadolu’da Hellenistik Çağa tarihlenen Kybele kabartmalarının en büyüğüdür ve bu büyüklükte böyle bir Kybele kabartması henüz bilinmemektedir.

Kanyon; vadi tabanı geniş olan, teknik geçişler gerektirmeyen bir yapıya sahip. Kanyonun uzunluğu, internette karşılaşacağınız pek çok sitede 12,5 km olarak geçse de Google Earth ölçümüne göre yaklaşık 7 km civarında.

(bunlara tıklayınca büyükleri açılacak)

Amacımız kanyon geçişi yapmaktan ziyade gidebildiğimiz yere kadar gidip geri dönmekten ibaret olduğundan dolayı şort+sandalet ekipmanıyla kanyona girdik. Kanyonun yaklaşık ilk 3 km’sine  kadar su seviyesi diz hizasını geçmiyor (“su seviyesi mevsime göre değişir ki lan” diye haykırmak isteyen aynştayn kardeşlerime selam ederim. ahaha). Bu noktadan sonra vadi biraz daralıyor ve su seviyesi yükseliyor. Geçilmeyecek gibi değil fakat biz ıslanmak istemediğimizden dolayı bu noktadan geri döndük. Bu nokta dediğim yer de tam olarak aşağıdaki yer oluyor:

Bu biraz keşif gezisi gibi bir şey oldu. Fırsat bulabilirsem biraz daha hazırlıklı olarak tekrar gidip kanyon geçişini tamamlayacağım.

1 Yorum

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir